Sarısabır otu ya da öd ağacı olarak bildiğimiz aloe vera
kısa boylu ve kaktüsü andıran bir bitki olmasına rağmen bir zambak türüdür.
Yeşil renkli dikenli yapraklara sahiptir. Bu dikenli
yaprakların içerisinde aloe vera jeli denilen ve bitkinin özü olarak kabul
edilen kıvamlı sıvı bulunur.
Bitkisel tedavi alanında sıklıkla kullanılan aloe vera jel
bitkinin yapraklarından elde edilen sıvının damıtılması sonucu elde edilir ve
harici ya da dahili kullanım için uygundur. Şifalı bitkiler arasında en sık
kullanılanlardan biri olan aloe vera ülkemizde de giderek yaygınlaşmaya
başlamıştır.
Günümüzde de birçok klinik araştırmaya konu olan aloe vera
ile ilgili yapılan çalışmaların gösterdiğine göre bitki bağırsak
enfeksiyonları, bağırsak mantarı, karaciğer yağlanması ve diğer karaciğer
problemleri, uyku sorunları, cilt
üzerindeki lekeler, akne ve sivilce, yanıklar, yaralar, kabızlık, diş ve diş
eti problemlerine karşı tedavi edici içeriğe sahiptir.
Bunların yanında kanser tedavisinde tedavinin vücuttaki
zararlı etkilerini azaltmak ve hücre oluşumunu hızlandıran enzimler
içerdiğinden tedaviyi hızlandıran bir destek maddesi olarak kullanılır.
Tıbbi amaçla kullanılan türü aloe barbadensis olan bu bitki
binlerce yıllık bir kullanım geçmişine sahiptir. Eski mısırda cilt güzelliği
için kullanılan Afrikalı yerli kabilelerce böcek ısırıkları ve yaraların
tedavisinde kullanılan mucizevi bir bitkidir.
Güney ve güney batı bölgelerimizde de yetiştirilmeye
başlanmıştır. Ancak ülkemiz aloe vera yetiştiriciliği konusunda henüz emekleme
dönemindedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder